Eski fotoğraflarınıza baktığınızda kendinizi tanıyamadığınız oldu mu hiç? Hızla geçen seneler, saç renginizden makyajınıza -asla- dediklerinizi bile yaptıran geçici hevesler… Kimi zaman hata üstüne hata yapıp ağladınız, kimi zamansa aynaya hayranlıkla baktınız. Değişime ayak uydurmak kulağa her zaman hoş gelmiştir tabi, peki ya uygulamak? Trendlerin gerisinde kalmaktan korktuğunuzu biliyorum, ama öncesinde sizin için doğru stili belirlediğinize emin olmalısınız. Seçiminizi yapın; bakımlı olmak, modaya ayak uydurmak için işinize yarayacak 2012 yılına özel güzellik sırlarını sizin için paylaşıyoruz.
Saç
Geçtiğimiz sezona damgasını vuran Brezilya fönünün pabucu, 2012’nin daha ilk günlerinden dama atılıyor. Dümdüz saçların yerini, uçlara doğru doğal kıvrımlarla düşen saçlar alıyor. Hacimler daralıyor, bukleler azalıyor… Kısacası sezonun mottosu açık ve net: 2012’de saçlarınızda abartıya yer yok! Kendiniz yapmışsınız gibi doğal topuz ve atkuyruklarıyla, masumiyetinizi ortaya çıkarmanın tam zamanı. Renklere gelince; ister açık, ister koyu kullanın, ten renginize yakıştırdığınız sürece özgürsünüz. Tabi ki tek bir kuralı unutmamak şartıyla… Bu sezon saçınızda röfle ya da gölgeye yer yok. İnanın, tek renk ve katsız modellerle çok daha modern ve natürel bir havaya bürüneceksiniz. Özel okazyonlar içinse ıslak görünümlü saçları deneyebilirsiniz. Yumuşak şekillendiricilerin yardımıyla arkaya doğru taranan saç modelleri, sezon trendlerinde başı çekiyor. Görünen o ki, 2012 saçlarından romantizm damlıyor, sizce de ıslanmaya değer, öyle değil mi?
Makyaj
Makyajda durum, saçlardan biraz daha farklı; adeta iki arada bir derede durumu yaşanıyor. Ne çok çocuksu gözükmelisiniz, ne de çok kadınsı… Dengeyi nasıl kuracağınızı mı düşünüyorsunuz? İşe yüzünüzün en güvendiğiniz bölgesinden başlayın. Örneğin gözlerinizi beğeniyorsanız, kalın blok renkleri kullanmaktan çekinmeyin, geri kalan bölgelerdeyse olabildiğince makyajsız gözükmeye çalışın. Dudaklarınızı ortaya çıkarmak içinse, bordonun şehvetinden yararlanın. Özellikle füme tonlarındaki farlarla, göz-dudak uyumunu sağlayabilirsiniz. Ruj tercihinizi bordo gibi baskın renklerden yana kullandığınızda, dokusunun mat olmasında yarar var. Yine de kuru görünen dudaklardan şikayet ediyorsanız, parlatıcı yerine yarı parlak rujları tercih edin derim. Yanaklara gelince… Hafif pembemsi tonlarla, çocuksu ifadeye geçiş yapabilirsiniz. Unutmayın, vurgu sadece tek bir bölgede olmalı; ya gözlerinizle konuşun ya da dudaklarınızda, yoksa çok kafa şişirip etrafınızdakileri kaçırabilirsiniz.
Oje
Saç ve makyajda ne kadar masumiyetten söz ediyorsak, oje seçiminde de o kadar saldırgan davranın diyoruz. 2012 zıtlıklar senesi diye boşuna söylemiyorlar. Geçmiş sezonlara damgasını vuran abartılı saç ve makyaj şekilleri yerini sakinliğe bırakırken, french gibi tek tip oje trendleri de sahneyi agresif renklere kaptırıyor. Lüksün temsilcisi bordo bile, asi siyah karşısında boynunu eğiyor. 2012’nin özel rengiyse, sıra dışı mavi! 2011’in son aylarında öne çıkan altın ve gümüş oje furyasına, dişli bir rakip daha katılıyor. Özellikle kobalt mavisi ojeyi, şimdiden hafızanıza kaydedin derim. Stilinize güveniyor ve farklı görünmekten hoşlanıyorsanız, ışıltılı ya da sedefli olanları tercih edebilirsiniz.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder