Hürriyet Magazin

6 Eylül 2011 Salı

Geleceğe Dönüş: Fütüristik Kıyafetler

Konu hayata gelince, 3 tip insan vardır: Geçmişte kalanlar, bugünü yaşayanlar ve geleceği sorgulayanlar. Moda dünyasında da durum pek farklı değil. Kimileri 40’lı yılların modern repeteleriyle uğraşa dursun, diğerleri bugünün sezon trendlerine neler katabileceğinin planını yapar. Ama bir diğer grup vardır ki onlar, olmayanı yaratmanın peşinden koşar. Origamik modeller, fotorealistik baskılar, yenilikçi dikiş teknikleri… Geleceğin fütüristik akımına kapılmaya hazır mısınız? İdda ediyoruz, bu ikonik tasarımları gördükten sonra aklınızda modaya dair bildiğiniz ne varsa baştan yazılacak. Son yılların en yaratıcı kreasyonlarıyla tanışmak için daha fazla vakit kaybetmeyin.




Kara Büyü

Central Saint Martins mezunu olan 28 yaşındaki Kanadalı triko tasarımcısı Mark Fast’in, çorap örme tekniklerini kullanarak yarattığı maksi boyundaki elbise tasarımında, hareketli püsküller dikkat çekiyor. Dizüstü ve paçada kat görünümü vererek kullanılan yoğun saçaklar, aynı zamanda genel görüntüye hacim katıyor. Lüks viskon, tiftik ve yün gibi gergin liflerle oluşturulan tasarımdaki yenilikçi dokuma teknikleriyse, vücudun üst tarafını sonuna kadar gözler önüne sermekten eksik kalmıyor. Streç hatlardan ilham alınarak uzatılan elbise, vücuda neredeyse bir heykel kadar gergin bir silüet kazandırıyor.





Zehirli Zakkum

Bir Central Saint Martins mezunu daha… Craig Lawrence’dan bahsediyoruz. Londra merkezli triko tasarımcısı, bu kez metrelerden ilham alıyor. Abartılı üç boyutlu formalara olan tutkusunu da bu tasarımıyla ortaya koymaktan kaçınmıyor. Streç hatların aksine tercihini geniş, çiçeksi volümlerden yana kullanan Craig Lawrance’ın katlanmış metreler formundaki kumaştan başka bir materyale ihtiyaç duymayışı, tasarımında yansıtılan yoğun görünümün altında yatan sadelik ve minimalistliği de gözler önüne seriyor.




Fermuar Geçidi

Baskıları daha önce hiçbir kıyafetin üstünden çekip çıkartmak istemiş miydiniz acaba? Central Saint Martins’in son dahisi Mary Katrantzou’nun tasarımları, görenlerde bu dürtüyü yaratırken emin olun hiç zorlanmıyorlar. Baskı tekniğinin güçlü optik etkisini, geometrik mücevherlerle yan yana kullanan tasarımcı, fotoğrafların bir anda gerçeğe dönüşmesini sağlıyor. Baskıyla, tasarımın bel altına tutturulan metalik aksesuarların aynı görüntüye sahip olmasıysa, sizi gerçekle hayal arasındaki yolculuğa çıkartıyor. Elbisenin alt tarafında vurgulanan streç fermuarlarsa, eteği çizgi formuyla hareketlendirmenin yanında; adeta su altından yukarı çıkmaya hazırlanan biri gibi nefes almayı bekliyor.    




Ruhani Dokunuşlar

Hindistan doğumlu Peachoo Sukhwat Singh ve Danimarkalı Roy Krejberg’in taban tabana zıt kültürel geçmişlerinden ortaya çıkan tasarım “Ruha dokunan modern giysiler” felsefesiyle yaratılmış. Eski el sanatları ile yeni teknolojilerin birleşmesiyle hazırlanan formlardaki en dikkat çekici nokta, kendiliğinden renkli dokuma malzemelerinin kullanılması. Tek parça olarak da kullanılabilme özelliği taşıyan tasarım, aslında elbisenin üzerine giyilen yelekle kombine edilerek 2 ayrı parçadan oluşuyor. Özellikle yelek ve paçada kullanılan keskin mimari kesimlerin geleneksel couture tekniğiyle birleşimiyse tek kelimeyle mükemmel.


Yünler Kraliçesi

Ağır yünlerden de nasıl couture olurmuş, demeyin! Fütüristik tasarımları görünce, bütün bildiklerinizi sorgulayacağınızı baştan söylemiştik. Beckman Stockholm Tasarım Okulu’ndan mezun olduktan sonra, yün kumaşlarla hazırladığı alternatif tasarımlarla önemli ödüllere imza atan Sandra Backlund’un bu yaratıcı elbisesi özellikle yer yer kullandığı tığ oyunlarıyla kafa karıştırıyor. Herkesin saten, ipek ya da şifon gibi kumaşlara sarıldığı couture dünyasına kattığı devasa yün kumaşlarsa, klasik kadın formunu yeniden icat ediyor. Neredeyse bir mimar gibi işlediği üç boyutlu katmanların görüntüsü, kullandığı ağır malzemeye derin bir yumuşaklık katarken; basen bölgesindeki yoğun volümler, vücudun estetik kıvrımlarını ortaya çıkartıyor.


Ayrı Dünyalar

Fütüristik triko kavramıyla özdeşleşen Louise Goldin’in karmaşıklığın uyumundan esinlenerek ortaya çıkardağı tasarımı oldukça ilginç detayları bir arada taşıyor. Üst parça olarak kullanılan büstiyerin aerodinamik silüeti, yapısındaki sert malzemelere bakınca, iskelet formunu andırıyor. Farklı kumaşların birleştirilmesiyle oluşturulan eteğinse, açmaya hazırlanan ters bir çiçeğe benzetilmesi, doğa ve teknoloji arasındaki dönüşümü simgeliyor. Akışkan desenler, çizgiler ve sert malzemelerin bir arada kullanılması, son dönemin popüler tarzı olan eklektik giyimin gelecek için de vazgeçilmez stiller arasında yer alacağını işaret ediyor. 




fotograflar//www.wgsn.com

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

LinkWithin

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...